Risk almadan, cesaret göstermeden harekete geçemezsin. Hedefine varmak için risk hep var olacak. Risk geçmez, sadece biri biterken yenisi başlar. Risk alırsan, bir gün sen de bir başkası için risk olursun.
Risk almadan, cesaret göstermeden harekete geçemezsin. Hedefine varmak için risk hep var olacak. Risk geçmez, sadece biri biterken yenisi başlar. Risk alırsan, bir gün sen de bir başkası için risk olursun.
Başarısız olmak olumsuzluk gibi görünse de aslında başarıyı var eden, başarının değerini ve olabilirliğini ortaya koyan "başarısızlıktır". Tabii başarısızlığınız ile doğru bir diyalog kurarsanız...
Bir sisteme ya da bir hayale entegre olmak yerine o sistemin yaratıcısı ya da hayalin sahibi ol. İçinde olmak, içeride olmaktan daha sana dair ve daha özgür bir durum.
Bir fikri hayata geçirirken, tüm riskleri göze almak gerekir. Ancak riskin bile iyi analiz edilmesi ve yorumlanması gerek. Bazı riskleri almak zihinsel bir intihardır ve fikrinizi öldürür.
Başarma arzusu, başaranlara gıpta ile bakma, biraz da kıskançlık... Kim bu başaranlar ve nasıl başardılar?
"Bunu ben de yapabilirim", "Benim de fikirlerim var", "Yapması çok kolay", "Benim de sermayem olsa, hemen şimdi başlarım"... Sorular çok, detaylara bakan yok!
Hedeflerin neler? Kaç hedefin var? Asıl hedefin ne? Asıl hedefine giderken hangi adımları atmalısın? Başarman için hedeflerine ihtiyacın olacak.
Hata yapmak insanı doğruya götüren yolda iyi bir öğretmen, rehberdir. Yeter ki hatalarınızla konuşmayı bilin. Onlar size doğruyu göstereceklerdir.
Düşüncelerimizi hayata geçirirken ya da hayallerimizi düşünceye çevirirken bir garanti ararız. Bu garanti ya da güvence "hava" da saklı.
Başarmak hedefimizdi, başardık. Ama asıl zor olan devam ettirmek. Başarı, gerçek bir başarı ise devamı vardır. Tek seferlik değil, devamlılığı olan bir süreçtir. Mesele burada başlıyor.
Hayalini kurduğun ya da sahip olduğun fikri bir yerden sonra ileriye götüremiyor musun? Sürekli bir tıkanıklık mı yaşıyorsun? Sakin ol ve uzaklaş. Bakış açını değiştir.
Senin iç sesine kulak verdim. Fikri olan sensin, ben değilim. Ama bu fikrini ortaya koymak konusunda endişelerin var. Bu endişeler yüzünden kendine engeller koyuyorsun. Senin bir fikrin var, hayata geçmesi gereken.
Sakin kalan akıl sağduyu ile iletişim halindedir ve daha doğru kararlar verir. Her şeyi daha net görmemizi, detayları fark etmemizi sağlar. Peki aklı sakin tutmanın yolları neler? Aklı duymak nasıl mümkün?
Aklımızda, içimizde olanı tutmak; aslında bizi hasta eden, yoran. Felaket anlarını ya da dramatik olayları beklemeden konuşsak içimizde büyüyen urdan kurtulabiliriz.
İnsanların sana değer vermesi ya da sana gösterdiği değer neden hayatını etkiliyor? Etrafındakilerin sana yükledikleri anlam çok mu önemli? Ya da ne kadar önemli olmalı? Değerini belirleyen olmalı mı?
Her şey için tam zamanı. Beklemek, durmak, harekete geçmek, ne hissediyor ve istiyorsan tam zamanı. O zaman şimdi, şu an.
Kaybedebilirsin... Kazanabilirsin...Hepsi olacak; ama odak noktan kayıpların veya kazançların değil, yaşamın kendisi olmalı.
Her şeyin kaynağı sensin. Hayatında olup biten her şey senin izin verdiklerinden ötürü. Öfke, sevgi, hırs, güven, güvensizlik, saygı, kıskançlık, karamsarlık, mutluluk, huzur vb. duygular tamamen senden ileri geliyor aslında. Her ne yaşıyorsan kaynağı sensin.
Hayattında pişmanlıklar, çok büyük hatalar, keşkeler mi var? Düzeltilemeyecek şeyler mi yaptın? Belki silemezsin hiçbirini ama hayatını sıfırlayıp, yeniden başlayarak kendine ve etrafındaki herkese bu iyiliği yapabilirsin.