Üstüne çok düşündün, çizdin, bozdun. Her defasında 'acabalar' geldi aklına. Olumsuz ve en kötüsünü düşündüğün durumlar ve senaryolar geçti aklından. Ama fikrini hayata geçirmek aklına gelmedi hiç.
İnsan en çok kendine engel koyar aslında. Çünkü korkularını ve kaygılarını en iyi kendisi bilir. Böyle zamanlarda içe kapanırız. Paylaşmayı istemeyiz. Bunu bir zayıflık olarak görürüz. Bazen de sevdiklerimizi dertlerimizle meşgul etmek istemeyiz. Hâlbuki insanın doğasında yardımlaşma vardır. Doğada bile tüm canlılar ekip halinde bir işi çözerler. Sürü olmanın ve hayatta kalmanın kuralı budur. "İnsan sosyal bir varlıktır" sözü boşa söylenmiş değil. Yardım istemek, destek almak, paylaşmak, birlikte yürütmek, belki de insanlığın yüzyıllardır var olabilme sebebidir.
Senin bir fikrin var, o halde uzun zamandır düşündüğün bu fikri artık hayata geçirme vaktidir. Seni engelleyen ya da kaygılandıran, çıkmaza sokan her ne ise bunun için sağduyusuna ve samimiyetine güvendiğin birine danışman gerek. Ama gerçekten güvendiğin biri olmalı. Eskiler boşuna dememiş; " Bir elin nesi var, iki elin sesi var" diye. Aslında bu ataların sözlerine kulak versek, belki birçok şey daha kolay olurdu.
Yalnız değilsin, yalnız olmak zorunda da değilsin. Bir ekiple yol almak, belki de başlattığın bu fikrin daha büyümesine ve senin bile hayal edemediğin çok daha ileri bir noktaya gelmesine sebep olabilir. Bugünün dev şirketlerinin hepsi, yalnız bir adamın küçük bir fikrini, güvendiği insanlarla paylaşıp hayata geçirmesi ile devleştiler. Unutma küçük fikir zaten cepte, sen daha büyük olanı düşün. Hayallerini kısıtlama. Engeller oluşturma. Hata bile yapsan yalnız değilsin. Bir ekibin var, sağduyusuna ve desteklerine güvendiğin insanlar var. Onlar olduğu müddetçe yeniden, en baştan başlayabilirsin. O nedenle yola çıktığın insanlar önem taşıyor aslında. Bunun da altını tekrar çizmek isterim.
'Olmazlar' ı,' ya olursa'ları bir kenara bırakın demiyorum, bunları birilerine anlatın, paylaşın, danışın diyorum. Sizin göremediğinizi, belki de debelenip durduğunuz o noktanın aslında bir çıkışı olduğunu gösterecek, bu kişi ya da kişiler.
Ekip olmak, bireysel olmaktan daha güçlüdür. Kaleyi koruyan değil, kalenin kendisi siz olursunuz. Sağlam bir güvene, paylaşıma ve ruha sahip bir ekip iseniz, içten bile yıkılmazsınız. Bugünün kurumsal pek çok şirketi bu sayede ayaktalar ve büyüyerek devam ediyorlar.
Evet; fikri olan sensin, ben değil. Ben sadece iç sesine kulak verdim ve onu seslendirdim. Korkuyorsan hâlâ, paylaş. En kötü tek başına korkmamış olursun. Fikirler paylaştıkça çoğalır ve güçlenir, bu da aklının bir kenarında bulunsun derim. Adım atmaktan korkma. Bu riski al ve başla. Zaman geçer ve fikirler eskir. Bu da baş ucunda dursun, sürekli hatırlarsın.
'Birlikten, kuvvet doğar' yine eskilerden bir söz. Tecrübelerle sabit. Yol önünde, fikir aklında, insanlar çevrende. Paylaşırsan haberleri olur ve o kuvvet doğar. Paylaşmazsan başkaları senin yapamadığını yapar, sen de keşkeler ve gıptalarla bakarsın. Bir de işin bu tarafı var.
Bir fikrin var, git paylaş, çoğalt ve hayata geçir bence...