Loading

Toksik Olumluluk Nedir ve Fazla Olumlu Olmak Zararlı mıdır?

Duygu zarları

Duygusal anlamda bir hayal kırıklığı veya şok yaşadığınız bir zamanınızı düşünün, bir iş kaybı, kendiniz veya aile üyelerinden birisi için bir hastalık tanısı, kaza veya hayatı olumsuz etkileyen kötü haberler.

O an hissettiğiniz hayal kırıklığını, incinmeyi, üzüntüyü, kaygıyı, korkuyu veya endişeyi hatırlayın.

Bu sırada sizi pozitif bir bakış açısıyla bakmaya yönlendirmeye ve umutlandırmaya çalışan iyi niyetli bir arkadaşınızı veya aile üyenizi hatırlıyor musunuz?

Nasıl hissettiniz? Tepkiniz neydi? Olumlu bakış açıları ve iyimserlikleri kendinizi daha iyi hissettirdi mi? Sevildiğinizi ve anlaşıldığınızı hissettirdi mi? Yoksa kendinizi üzgün, önemsiz, anlaşılmamış hissettiniz mi?

Toksik Olumluluk Nedir?

  • Duygularınızı veya gerçek duygularınızı görmezden gelmek, gizlemek, küçümsemek veya reddetmek.
  • Duygularınızdan ötürü kendinizi kötü, suçlu veya utanç verici hissetmek.
  • İçinizde kendinizi farklı hissettiğinizde çevrenize bir “oyun yüzü” koymak.
  • Başkalarının duygularını pek fazla önemsememek.
  • Olumsuz duygulara sahip oldukları için insanları paylamak.
  • Gerçek sorunu, acıyı, hayal kırıklığını kabul etmeyerek başkasının deneyimini geçersiz kılmak.
  • Birinin acısını en aza indirmek.

Hepimiz pozitifliğin ve iyimserliğin birçok faydasını biliyoruz. Bu özelliklerin sadece yararsız olmadığı ama yıkıcı ve zararlı olabileceği zamanlar var.

Pozitiflik, insan duygularını inkar ettiğinde, geçersiz kıldığında veya minimize ettiğinde olumlu değildir.

İyimserlik, insanlar özelliklerinden dolayı utanç, suçluluk duyduğunda ya da kendini önemsiz hissettiğinde yararlı olmaz.

Umut, duyguların doğal yükselişine ve düşüşüne izin vermediğinde yararlı değildir.

Salgın sırasında insanlar kendilerini korkmuş, kafası karışmış, korkulu, bunalmış, üzgün ve öfkeli hissediyorlar. Sonuç olarak birçoğumuz “En azından kafamızın üzerinde bir çatımız, sevdiklerimiz veya daha kötü olabilir diyerek işlere olumlu bakmaya çalışır.

 “Bir başarısızlık ya da sıkıntı anındaki uçsuz pozitiflik, insanları daha iyi değil, daha kötü hissettiriyor.”

Başkalarının Duygularını Kabul Etmek ve Doğrulamak

Çoğu zaman, tek bir kişinin istediği ve ihtiyacı olan şey duygularının kabulü ve doğrulanmasıdır. Hepimiz kendimizi karşımızdakiler tarafından duyulmuş ve görülmüş hissetmek istiyoruz. Birinin bize nasıl hissetmemizi veya hissetmememizi ya da “o kadar da kötü olmadığını” söylemesini istemiyoruz.

Ama önce kendinizi kabul etmelisiniz. Kendi duygularınızla yüzleşmediğinizde, daima yükseleceklerdir.

Duygularınızı gizlemeye veya görmezden gelmeye çalıştığınızda onlar yok olmaz bilakis içinizde daha derinlere inerler. Sizi içten içe yer ülsere, sırt ağrısına, hastalığa neden olurlar. Bu ani ve açıklanamayan kalp krizi, yüksek tansiyon veya anksiyeteye neden olabilir

Duygularınızı kabul etmeniz ve o duyguları hissetmeniz gerekir. Duygusal olarak İyi olmamak iyidir; öfkeli, yorgun, korkmuş veya sinirli olmak. Bu duyguların açığa çıkmasını sağlamak derinlere inmesine engel olur.

Duygusal kabul üzerine yapılan bir çalışmada, UC Berkeley'de psikoloji profesörü olan Iris Mauss, “Olumsuz duygularını kabul eden insanların daha az olumsuz duygu yaşadıklarını ve daha iyi psikolojik sağlığa sahip olduğunu” buldu. 

Bu, olumsuz duygularınızda kaybolmanız gerektiği anlamına gelmez. Kabul edip kabul ettikten sonra, yüzleşilebilir ve geçebilirler.

Dr. Ruth Ziemba’ nın dediği gibi “Duygularını hisset ama sana sahip olmasına izin verme”. Bunun için duygularımızı ifade ederken “Üzgünüm” yerine “Üzgün ​​hissediyorum” diyerek durumda takılmak zorunda kalmayız.

Biliyoruz bir fırtınanın ortasındayken gökkuşağını görmek zor.

Korku hissediyorsanız, o frekanstan neşeye kadar sıçramak çok zordur. Çünkü birisi perspektif veya pozitiflik sağlar. Bunun yerine, merdivenden yukarı çıkabilirsiniz. Korkudan cesarete geçebilirseniz, kabullenmeye ve nihayetinde sevgiye, neşeye ve barışa geçebilirsiniz.

 

Dilek Seferoğlu
Yönetici / 267 Yazı / 359,9K Okunma


Yorum Yap

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

ya da üye olmadan yorum yap ve onaylanmasını bekle.
ÜST