O kadar uzun bir süreç ki herkesin yolculuğu, yolun sonunu göremez hale gelinen durumlar ortaya çıkıyor. İşte bu noktada bir yorgunluk ve pes etme, vazgeçme hali ile karşılaşıyor insan. Bu fikri destekleyen insanlar da hemen etrafında beliriyor. Ve siz de sanki o insanlar gerçekten haklıymış ve verdiğiniz karar da doğru imiş gibi pes ediyorsunuz. Yolculuğunuz ileriye pişmanlık getirerek bitiyor. O pişmanlıkla karşılaşıyorsunuz ve o pişmanlık kendinize geçmişten bıraktığınız geleceğe dair yegane miras oluyor.
Yolculuğunuzdan gerçekten yorulmuş olabilirsiniz. Ancak bu pes etmenizin altını dolduracak bir sebep mi? Etrafınızda 'Evet, çok denedin ama olmadı; artık bırak' diyenleri değil, 'Bana göre şöyle yapmalısın;... Ancak yine de içine dön ve sor bir kendine emin misin? Karar senindir' diyen dostlar tutun bence. Çünkü ikinci durumdaki dostlar, arkadaşlar daha gerçekçi, rasyonel ve yüzleşmeci bir öneri ile karşınızdadır. Gerçek dostluk ve arkadaşlık hem profesyonel hayatta hem de özel hayatta bunu gerektirir.
Unutmayın, vereceğiniz tüm kararlar sadece sizi bağlar ve sizi karar aşamasında yanlışa yönlendiren, akıl verenler sonradan hayatınızda yer almayacak, hatta bir anda ortadan kaybolacaktır. Sırf bu sebeple bile insan yola çıkarken en başta bu zamanları düşünerek dostluk ve arkadaşlık bağı oluşturmalı. Bu aslında kendi geleceğinize de sağlam bir yatırım olacaktır.
Karar verme noktasında dostlara, arkadaşlara yani çevrenizde fikrini güvendiğiniz insanlara danışmak akıllıca olacaktır. Ancak kararı siz kendiniz verdiğiniz müddetçe. Onlar sizin adınıza karar mercii olmamalı yani. Sadece fikir aldığınız insanlar olmalılar.
Sonrasında kendi kararınızı verirken,kararınız yol ayrımı yani pes etmek veya vazgeçmek ise size son bir önerim olacak. İleride pişmanlık duymamanız adına. Bu yolculuğa çıkarken ki 'Nedeninizi" hatırlayın. Yani 'Neden bu yolculuğa çıktınız, bu işe, bu fikre başladınız?' Zaten bunun cevabını unutmuş olmanız sizi pes ettiren ve yorulmanıza sebep olan. Aslında siz 'Nedeninizi Kaybettiniz!'
O neden size güç veren bir kaynaktı. Bir çeşit şarj edici ya da akü gibi. Sizi bu yolculuk boyunca iten bu güç anlamını yitirirse vazgeçmek mantıklı bir karar ancak bu güç kaynağını unutmuş iseniz vazgeçmek, hatırladığınız anda size pişmanlık getirecektir. Bunu yaşamamak için size 'Nedeni' hatırlatacak bir şey bırakın bir yerlere. Gözünüzün önüne, her gün baktığınız bir yere yazın bu nedeni. Böylece pişman olmadan bir karar verirsiniz yolculuğunuza dair.
Öyle ya da böyle bir yolculuğa çıkmak büyük bir heyecanla başlar. Umutlar tazedir, itici güç olan 'Neden' e sıkı sıkı bağlı olursunuz. Yorulmazsınız, her şeye ve her zorluğa katlanabilirsiniz. Çünkü yolculuk nedeniniz sizin itici gücünüz yani benzininiz olmuştur. Ancak yolculuk boyunca karşılaşılan engeller, mecburi sapmalar, sorunlar içinde boğuşmalar ve hatta boğulmalar size başlangıçta belirlediğiniz nedeni unutturur. Siz de sadece koca bir yorgunluk ve pes etmişlikle kala kalırsınız. Sonunda da vazgeçersiniz.
İşte sizden istediğim bu aşamaya geldiğiniz anda kendinize hatırlatın. Bu yola ' Neden' çıkmıştınız?
Bu 'Neden' hala eski ateşleyici gücüne sahip mi? Yoksa anlamını yitirmiş ve gerçekten de gücünü kaybetmiş bir halde mi? Bu iki duruma göre kararınızı netleştirin. Bu sizin sağlıklı ve doğru karar vermenizin formülü. Geleceğe miras olarak kocaman bir pişmanlık paketi göndermek istemiyorsanız bu formülü uygulamanız gerekecek.
Gelecekte, geçmişten gelen iyi ki paketleriniz olsun. Kendinize bunu hediye edin şimdiden. Çünkü elinizde geleceğe dair sadece şimdiniz var. Bu 'Nedeni' sakın kaybetmeyin...