Loading

Başaranlar Kim?

Başarma arzusu, başaranlara gıpta ile bakma, biraz da kıskançlık... Kim bu başaranlar ve nasıl başardılar?

Başaranlar kim? Onların sırrını çözerek, kendi başarına sahip olabilirsin. Başarının sırları çok; ama o sırlardan birini çözmüş olan başaranın sırrı tek ve ortada.

Hedefin var, başarmak! Hangi alanda olursan ol, hangi işi yaparsan yap, nasıl yaşarsan yaşa içinde yalın bir arzu var, tüm duygularının fatihi, tüm duygularının yöneldiği bir dürtü; Başarmak! 

Bu kuvvetli arzu, hayatını komple değiştirebilir. İyi ya da kötü. "Her yol mübahtır" felsefesinden de gidebilirsin, "Akıl ve etik süzgecinden geçirmeli" ilkesinden de. Seçimin sonunda başarının etkileri ve şekli de değişecektir. Muhasebesini önden yaparsan, bu sonu önceden karşılayabilirsin. Karakterinde ve aklında oluşacak baskı da o derece azalacaktır. Bu küçük notu düştükten sonra asıl konumuza dönelim. Şu an kendi hedefinle ilgili düşünürken, başarılı olan kişileri irdeliyorsun değil mi? Nasıl başarmışlar? Seni etkileyen bu başarı öykülerinin sırrı ne? Ya da ben daha iyisini yaparım dediğin, hafif kıskandığın o başarıların ardında yatan ne? Bu sorular dönüp duruyor aklında değil mi? Yanıtı bilirsen, nereden başlayacağını bilirsin çünkü. 

Şunun altını çizmekte fayda var, her başarı öyküsü kendi yoluna sahiptir. Her başarı öyküsü farklı yolculukların eseridir, her biri kahramanlarından izler taşır. Ama hepsinin ortak bir noktası var elbette ki. İşte bu noktayı fark edenler, dahil olacak yeni başarı serüvenlerine. Merakını uyandırmayı başardım sanırım. 

Hastaya iyileşmesi için reçete yazan doktor gibi hissettim kendimi. Sen de merakla, umutla ve güvenle bekleyen hasta gibisin şu an. Ama kötü bir haberim var, reçeteye ilaç yazmıyorum yani reçete yazmıyorum sana maalesef. Dinlenmen ve dikkat etmen gerek diyen doktorlardan oldum bu kez. Bu şekilde muayene edip, ilaç vermeden dinlenmeye yani istirahat ve dikkatli bakıma yönlendiren doktorlar pek sevilmiyor değil mi? Güven de uyandırmıyor maalesef. İllaki bir reçete beklentimiz, ilaç umudumuz oluyor, bir an önce iyileşmek için. Hâlbuki gerçekten işini severek yapan, iyi bir doktor size en doğru tedaviyi sunar. İşte ben de yazmayı seven biri olarak size doğru bir yol çiziyorum. Reçete beklemeyin. Dinlenin ve dikkat edin. Acele etmeyin, analiz edin. Okuyun, başaranları okuyun. Onların anlattıklarını değil, halihazırda olan başarılarını ve kendilerini okuyun. 

Bir gazeteci merakı ile, bilim adamı yaklaşımıyla analiz edin. Başaranlar; bu yolu izleyenler çünkü. Doğru bakanlar, doğru planlayanlar, doğru zamanlayanlar ve fark edenler. Burada anlatmaya çalıştığım "doğru" kavramı, o başarının yolculuğu için oluşmuş olanlar. 

Eskilerin bir lafı vardır; "Fırsatın varken iyi değerlendir". İşin sırrı burada. Fırsatı değerlendir diyorlar sana aslında. Başarı gelirken, kendini sana farklı şekillerde açık eder, kapılarını açar. Sen bu kapıları görmez ya da yorumlayamazsan, başarı yoluna devam eder. Sen pas geçmiş olursun. Sonra gelsin "tüh"ler, "vah" lar.

Sabır en önemlisi bu işte. Acele edeceğin zamanı yakalamak için durağan yani dinlenmede olmalısın. O zaman zihin sakin, duyular açık olur. Avını bekleyen hayvanlar gibi. Doğa bu işi iyi yürütüyor aslında. Birçok konuda olduğu gibi, bu konuda da onu örnek almalıyız bence. Çünkü doğa en büyük başarı öyküsüne sahip; bunca zaman, onca zorluğa rağmen hala burada ise bu gerçek başarı değil midir? 

Başarı, farklı yollar sunar. Başaranlar bu yolları fark edenlerdir. Yolculuk için hazırlanmak gerek. O nedenle yola karar vermeli. Ama yolu hiç bilmiyorsan, haritaya ihtiyacın olacak. Haritayı bulmak da mesele. Gidilen yollar tekrar gidilerek, yeni yollar fark edilerek oluşturuldu bunca harita. Başarının haritasına ulaşmak da böyle mümkün. Başaranları takip etmek, ederken de yeni alanları fark etmek gerek. Emin olun başaranların tercih ederken, pas geçtiği diğer yollarda bir yere çıkıyor. Sadece o yollardan hiç gidilmedi. Bu sebeple sabır gerekli diyorum. İşin özü orada yatıyor. 

Sabırla o yolları tahlil ederken, tüm duyuların açık olacağı için zihin daha berrak olacak ve doğru karar verecektir. Başarı aceleye gelmez. Ömrü kısa olur. Ama yola girdiyseniz eğer durmak yasak. Durmak demek kaza yapmak demektir. Kaçırmak demektir. Yolun kuralına uymak zorundasın. Onun için en başta yola doğru karar vermelisin. Başaranlar; kendileri için doğru yolu bulan insanlardır. Doğruyu en başta yakalamak çok önemlidir. 

Başarmak için, "Başaranlara"bak. Ve sorunu sor; "Kim bu başaranlar?" Cevap için acele etme. Sabırlı ol, sorularını belirle ve sora sora cevaplarını al. Tüm cevaplarını analiz et. Açık bir zihinle değerlendir. Yolunu çiz, yolculuk için hazırlığını yap ve yola çık. 

Başarının sırrı tek değil, birçok sırrı var. Ama başaranın sırrı tek. O sırrı öğrendin artık. Başarıya ait olanları öğrenmek de senin yolculuğun...

 

Çimen AKGÜN
Standart Üye / 67 Yazı / 142,7K Okunma

25 Aralık 1985 İzmir iline bağlı Ödemiş ilçesi doğumluyum. Haliç Üniversitesi Tiyatro Bölümü yüksek lisans mezunuyum. Lisansım Uludağ Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi olup, ilk yüksek lisansım ise Adlı Tıp alanıdır. Hukuk dalları üzerine KPSS, SMMM ve Açık öğretim kurslarında 8 sene öğretmenlik yaptım, Adlı Tıp alanında da hukuk üzerine çalışmalar yaptım. Lise hayatımdan beri uğraştığım tiyatro alanında akademik olarak yer almak için 2012 yılında konservatuar sınavlarına girerek bu alanda tezli yüksek lisansımı tamamladım. Kedi sahne sanatları tiyatrosunda oyuncu olarak yer almaktayım. Oyunculuk mesleğim içersinde bir çok tiyatro ve dizi içinde yer aldım. Aynı zamanda da profesyonel dans eğitmeniyim. Yaşam koçluğu, motivasyon koçluğu, kişisel gelişim uzmanlığı ve yaratıcı drama eğitmenliği yapmaktayım. Yazmayı çok seviyorum. Şiir yazan, şarkı sözü yazan, okuyan, araştırmacı bir kişiyim.


Yorum Yap

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.

ya da üye olmadan yorum yap ve onaylanmasını bekle.
ÜST